11. BOĞAZİÇİ FİLM FESTİVALİ’NDE “GÜN BATIMINA BİRKAÇ GÜN KALA FİLMİ İZLEYİCİLERLE BULUŞTU
Boğaziçi Kültür Sanat Vakfı tarafından düzenlenen 11. Boğaziçi Film Festivali’nin Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması bölümünde yer alan “Gün Batımına Birkaç Gün Kala” filminin dünya prömiyeri 10 Aralık Pazar günü, Atlas 1948 Sineması’nda yapıldı.
Gösterim sonrası gerçekleşen söyleşiye filmin yapımcısı ve oyuncularından Uğur Güneş, yönetmen Yiğit Küçükkibar, yapımcı Serhan Aydın, yapımcı Yeşim Kocaman, Yapımcı Güvenç Selekman, görüntü yönetmeni Ercan Işık, oyuncu Serkan Ercan, oyuncu Sahra Şaş ve film ekibi katıldı. Etkinliğin moderatörlüğünü ise sinema yazarı Gökşen Aydemir yaptı.
İlk sözü filmin yönetmeni Yiğit Küçükkibar aldı. Küçükkibar, konuşmasına her insanın hayatında olduğu gibi kendisinin de kırılma anlarının olduğunu ve bu filmin daha çok bir erkek hikayesi olduğunu dile getirerek başladı. Dayatılan erkekliğin sorgulandığı, bir hikâye olduğunu ekleyen Küçükkibar, kendisinin de geçmişinde bununla ilgili şahit olduğu anlar, hikayelerin var olduğunu ifade etti. Küçükkibar sözlerine şöyle devam etti; “Filmde olayları karakter bazlı ele aldım. İnsan olmanın ilk koşulu iletişim. Özellikle annenin evine giderken gördüğümüz köprü filmin daralmışlığıdır. Anlattığım bir hafta katrandır. Bu iki insan 7 günde birbirlerini ne ölçüde anlayabilir buna değinmek istedim.”
Filmin hikayesinin neden 7 günde geçtiğinin sorulması üzerine Yiğit Küçükkibar; “7 günün çıkış noktası semavi dinlerden geliyor. Felsefi yaklaştım konuya. Dünya 7 günde yaratılmıştır. 7 gün dinlerde de çok geçen bir unsurdur. 7 günü bir yaratılış ve yok oluş döngüsü içinde ele almak istedim. 7 günün sonunda bir hayat son mu bulacaktı yoksa devam mı edecekti. Aslında sebebi budur.” dedi.
Hemen hemen bütün film ekibinin yakın arkadaş olduğunun altını çizen yapımcı Güvenç Selekman ise Uğur Güneş ile okul arkadaşı olduklarını, Devrim Yakut’un okulda hocaları olduğunu, Bülent Şakrak ile de yıllardır beraber çalıştıklarını dile getirdi.
Filmin yapımcılarından aynı zamanda başrol oyuncularından Uğur Güneş ise filmin tüm sürecinden içinde olduğunu ve 3 yıldır bu projeyi çekmeyi istediklerini dile getirdi. Filmin senaryosunun 7 günde yazıldığını ve çekim sürecinin 14 günde tamamladığını dile getiren Güneş sette hiç ikinci tekrar almadıklarını da sözlerine ekledi.
Yiğit Küçükkibar’ın yönettiği “Gün Batımına Birkaç Gün Kala”, aynı yolculuğa çıkartılmış iki insanın bir haftaya sığdırdıkları içsel yolculuğunu sıra dışı deneyimlerle anlatıyor.
11. Boğaziçi Film Festivali’nde Uluslararası Uzun Metraj Film Yarışması’nda Yer Alan, “A House In Jerusalem” Filmi İzleyicilerle Buluştu
11. Boğaziçi Film Festivali’nin Uluslararası Uzun Metraj Film Yarışması bölümünde yer alan ve dünya prömiyerini Rotterdam Uluslararası Film Festivali’nin Limelight Bölümünde yapan “ A House In Jerusalem” filminin gösterimi 10 Aralık Pazar günü, Cinema Pink’te yapıldı.
Gösterim sonrası gerçekleşen söyleşiye filmin sanat yönetmeni Sebastian Boch katıldı. Etkinliğin moderatörlüğünü 11. Boğaziçi Film Festivali’nin Genel Koordinatörü Enes Erbay yaptı.
Sanat Yönetmeni Sebatian Boch filmin birçok sembolizm içerdiğinden bahsetti. Boch; “ Eski Filistin evlerinin çoğunda filmdeki gibi kuyular var. 1948’den sonra gelen yerleşimcilerde bu yüzden ağaçlar dikerek bu kuyuların görülmesini engellemeye çalışmışlar” diyerek filmde kullandıkları evinde son kalan Filistin evlerinden olduğunu belirtti.
Muayad Alayan’ın yönettiği “A House in Jerusalem” annesinin ani ölümünün ardından iyileşmesine yardımcı olabilecek bir başlangıç yapma umuduyla babasıyla birlikte Birleşik Krallık’tan Kudüs’e taşınmak zorunda kalan Rebecca’nın hikayesine odaklıyor.
Festivalde 11 Aralık Programı
Atlas 1948 Sineması’nda saat 11.00 seansında Behrooz Karamizade’nin “Empty Nets”, saat 13.00 seansında Muayad Alayan’ın “A Hous In Jersalem”, 16.00 seansından Mohanad Yaqubi’nin “Restoring Solidarity”, saat 18.30 seansında Timm Kröger’ın “Evrensel Teori”, saat 21.00 seansında Nursen Çetin Köreken’in “Üç Arkadaş” filminin özel gösterimi yapılacak.
AKM Yeşilçam Sineması’nda saat 11.00 seansında Seyid Çolak’ın “Kedi Adam” ve Ersan Er’in “Kırk”, saat 13.00 seansından Murat Pay’ın “Hep Otuzüç Yaşında”, saat 16.00 seansında Mehmet Güreli’nin “Sinema Hakikatinin İçinde Uzun Bir Yolculuk: Necip Sarıcı” ve Enes Hakan Tokyay’ın “Bilinen Son Kıyamet”, saat 18.30 seansında Andrea Slavicek’in “The Real Turth About The Fight”, Nikos Kyritsis’in “Highway of a Broken Heart”, Sonia K. Hadad’ın “File”, Damian Vondrasek’ın “Rites” ve David Da Costa’nın “The Death Mess”, saat 21.00 seansında Zeynep İncetekin’in “Karatavuk”, Mehmet Acaruk’un “Elma”, Recep Çavdar’ın “Zemberek”, Muaz Güneş’in “Hayırlı Olsun Ziyareti” ve Resul Aşlak’ın “Fotoğraf” filminin özel gösterimi yapılacak.
Hope Alkazar Sineması’nda saat 11.00 seansında Yiğit Küçükkibar’ın “Gün Batımına Birkaç Gün Kala”, saat 13.00 seansında Miraç Atabey’in “Zamanımızın Bir Kahramanı”, saat 16.00 da Alice Rohrwacher’ın “La Chimera”, saat 18.30 seansında Farah Nabulsi’nin “The Teacher” filminin özel gösterimi yapılacak.
Cinema Pink’te saat 21.00 seansında Domien Huyghe’ın “Sea Sparkle” filminin özel gösterimi yapılacak.
Festival Biletleri Satışta!
Festivalin film gösterimleri Atlas 1948 Sineması, Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Yeşilçam Sineması, Hope Alkazar ve İstiklal Mall- Cinema Pink’te gerçekleşecek. Festival biletleri 75 TL olmak üzere mobilet.com üzerinden satışa sunuldu. Ayrıca biletler, festival süresince Atlas 1948 Sineması gişesinden de alınabilecek.
